9.Yargı Paketi Değişiklikleri

9.YARGI PAKETİ DEĞİŞİKLİKLERİ

9. Yargı Paketi olarak da adlandırılan, hukuk sistemimizdeki birden çok kanuna ilişkin düzenlemelere haiz 7531 sayılı “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” (“9.Yargı Paketi”) 14.11.2024 tarihli ve 32722 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olup bu yazımızda anılan Yargı Paketinde dikkat çeken bazı düzenlemeler hakkında bilgiler verilecektir.

HAKARET SUÇUNDA UZLAŞTIRMA VE ŞİKÂYET SÜRESİ

9. Yargı Paketi ile yürürlüğe giren değişikliklerden birisi de 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (“TCK”) 125. maddesi ile düzenlenen hakaret suçuna ilişkindir. Yapılan değişiklik doğrultusunda, TCK md. 125/2 hakaret suçunun sesli, yazılı veyahut görüntülü bir iletiyle işlenmesi hali uzlaştırma sisteminden çıkartılarak ön ödeme sistemine alınmıştır. Bu değişiklik ile daha önceki tarihlerde sadece adli para cezası yaptırımına tabi suçlara uygulanan ön ödeme sisteminin uygulama alanının genişletilmesi sağlanmıştır. Kanaatimizce yapılan bu değişiklik ile yargılamanın hızının arttırılması amaçlanmaktadır.

9. Yargı Paketi ile düzenlenen bir diğer değişiklik ise soruşturma ve kovuşturma aşamaları şikâyete bağlı olan hakaret suçunun şikâyet süresine ilişkindir. Anılan bu değişiklik ile soruşturma ve kovuşturma aşamaları şikâyete bağlı olan hakaret suçuna ilişkin şikâyet süresinin fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren 2 (iki) yılı geçemeyeceği düzenlenmiştir. Bu değişikliğin yürürlük tarihi itibarıyla soruşturma ve kovuşturma aşamasına geçilmiş haller bakımından uygulanmayacağını önemle belirtmek isteriz.

ARABULUCULUK BELGELERİNİN TAPUYA TESCİL İMKÂNI

1 Eylül 2023 tarihinden itibaren taşınmazın devrine veyahut taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak kurulmasına ilişkin uyuşmazlıklar arabuluculuğa tabi edilmiştir.

Arabuluculuk sürecinin tarafların anlaşması ile tamamlanması halinde arabuluculuk anlaşma belgesine sulh hukuk mahkemeleri nezdinde icra edilebilirlik şerhi alınabilmekte olup yürürlüğe giren yeni düzenleme ile arabuluculuk anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verildiği takdirde tarafların hakkı tapuya tescil edebileceği düzenlenmiştir. Şüphesiz ki, bu gelişme hakkın ifası yolunu hızlandıracak ve hakkaniyetin makul süre içerisinde yerine getirilmesine katkı sağlayacaktır.

20 YIL KIDEME SAHİP AVUKATLARIN SINAVSIZ ARABULUCU OLABİLME İMKÂNI

Bilindiği üzere, arabulucu olmak isteyen hukukçuların mevcut mevzuata göre avukatlıkta 5 (beş) yıllık kıdem şartını tamamlamaları ve arabuluculuk sınavında başarılı olmaları gerekmektedir.

9. Yargı Paketi ile gelen yeni düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile artık avukatlık mesleğinde 20 (yirmi) yıl kıdem sahibi olan avukatlar, arabuluculuk eğitimini tamamlamalarını müteakip herhangi bir sınava tabi olmaksızın arabulucu olabileceklerdir.

Yapılan bu değişiklik, kıdemli avukatlara tanınan haklı bir imtiyaz gibi görünse de bu uygulamanın, arabuluculuk mesleği adaylarının dinamik bilgilere sahip olması gerekliliği göz önünde bulundurulduğunda kendi içinde birtakım eksiklikler barındırdığı kanaatindeyiz.

ANNEYE SOYBAĞININ REDDİ DAVASI AÇMA HAKKI

9. Yargı Paketi ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na ilişkin değişiklikler de yapılmış olup soy bağının reddi davasını açma hakkı genişletilmiş ve soy bağının reddi davası açılmasına ilişkin zamanaşımı süreleri düzenlenmiştir.

9. Yargı Paketi ile yapılan değişiklikler öncesi soy bağının reddi davası açma hakkı yalnızca koca ve çocuğa tanınmakta iken anılan düzenleme ile artık dava açma hakkı anneye de tanınmıştır.

Bu düzenleme ile anne, doğumdan ve çocuk ise ergin olduğu tarihten itibaren en geç bir yıl içerisinde dava açmak zorundadır. Burada dikkat çekmek isteriz ki, zamanaşımı bakımından ana ve çocuğa bir yıllık süre tanınmış olunsa da sürelerin başlangıç zamanları açısından farklı düzenlemeler yapılmıştır. Anne, doğumdan itibaren bir yıl içerisinde babalık karinesini çürütebilecekken, çocuğa ergin olduğu tarihten itibaren bir yıl içinde dava açma zorunluluğu getirilmiştir.

Kanaatimizce, bu düzenleme ile annenin uğrayabileceği potansiyel hak kaybının önlenmesi sağlanacaktır. Zira, Anne artık soy bağının reddi davasında hakkın yerine getirilmesi için dava açılmasını beklemek zorunda kalmayacak, davayı bizzat açabilecek ve taraf sıfatıyla dava sürecinde aktif bir rol oynayarak, hakkın daha hızlı tesis edilmesine katkı sağlayacaktır.

SONUÇ

9.Yargı Paketi’nin yürürlüğe girmesi ile uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin yeni hukuki yollar öngörülürken bir takım hukuki menfaatlerin varlıkları da kabul edilmiştir. Bu doğrultuda, bireylerin hak arama sürecindeki yolları açılmış ve hukuk güvenliği sağlayan yeni düzenlemeler getirilmiştir.

Sonuç olarak, 9. Yargı paketinin hak arama özgürlüğünün gelişmesine ve mahkemeye erişim hakkının aktif olarak kullanılabilmesine olumlu katkılar sağlayacağı görüşündeyiz.

KAYNAKÇA

7531 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

Anılan Kanuna linkten ulaşabilirsiniz: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2024/11/20241114-1.htm

*Yasal Uyarı*

İşbu makale bilgi ve deneyim paylaşımına yönelik olup yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki güvence vermemektedir. Çelikbaş Hukuk Ofisi, bu makalede yer alan her türlü bilgi ve sair içeriklerin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasından oluşacak zararlardan hiçbir şekilde sorumlu değildir.

Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır; Türkiye Cumhuriyeti Barolar Birliği’nin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez. Bu bilgilerin iletilmesi hiçbir şekilde avukat müvekkil ilişkisi oluşturmaz. Bu bilgiler en son hukuki durumu yansıtmayabileceğinden okuyucular güncel durum hakkında bir avukata danışarak hareket etmelidirler.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir